Hayatımızda Nesnelerin İnterneti

     Her şey buhar gücü ile çalışan makinelerin endüstriye etkisi ile başlamıştı. Öyle köklü değişimler olmuştu ki “devrim” olarak adlandırılmıştı. Kol gücü makineleştirilirken işçi sınıfı ortaya çıkmıştı. Bir yandan bilimsel ve teknik gelişmeler hız kazanırken, diğer yandan yüzlerce bilinmezlik, yeni yaşama adaptasyon ve sosyalizmin doğuşu…Böylelikle sanayi devrimi başlamıştı. Demiryolu ağları genişliyor, üretim hızla artıyordu. Bilim adamlarının fizik ve kimya alanlarında yaptığı büyük buluşlar teknolojiye aktarılırken teknoloji devrimi oluşmaya başlamıştı. Üçüncü Sanayi Devrimi ile birlikte yaygın elektronik teknolojisi kullanılmaya başlanıp haberleşme hız kazanmıştı. Üretim sistemlerinde analog sistemler yerini dijital sistemlere bırakmıştı.

     Peki akıllı evler, bluetooth tartılar, robot süpürgeler, akıllı termostatlar ne ara girmişti hayatımıza? Üstelik tüm bunların artık daha başlangıç olduğunu tahmin edebiliyoruz. Mesela yorgun bir halde işten çıkarken acaba evde ne eksik, ne yemek yapayım diye düşünmesek? Evdeki malzemelerin stok kontrolünü yapıp vücut kitle endeksimizi baz alarak bize tarifler sunan, eksik malzemeleri telefonumuza listeleyip tek tıkla sipariş verebileceğimiz bir akıllı buz dolabımız olsa? Uyandığımız saate göre kahvemizi çoktan hazırlamış bir kahve makinesi? Bebeğimizin yemek saatine göre mamasını hazırlayıp bize haber veren bir mutfak robotu?

     Endüstri 4.0 ile hayatımıza yapay zeka, siber-fiziksel sistemler, bulut teknolojisi,  büyük veri gibi kavramlar girmeye başlamıştı. Yirminci yüzyılın sonlarına doğru ise nesnelerin interneti kavramını çokça duymaya başladık. Peki, nesnelerin interneti nedir? Gündelik yaşantımızda bu kavram hangi alanlarda hangi amaçlarla karşımıza çıkıyor? Gelin birlikte inceleyelim.

 Internet of Things (Nesnelerin İnterneti) IoT Nedir? 

     Nesnelerin İnterneti, elektronik ve mekanik her şeyin internete erişip birbirleri ile iletişim halinde olmasıdır. Günümüzde birçok aracın internete bağlanarak çalıştığını görmekteyiz. Akıllı saatlerimizin kullanımından mutfak araçlarına;  akıllı sulama araçlarından akıllı kapı kilidine kadar her şey buna örnek olarak gösterilebilir. Telefonumuzdan tek dokunuş ile akıllı baskül ölçümlerimize erişebiliyor, elde edilen bu verileri yorumlayabiliyoruz. Akıllı toplar sayesinde maç sırasında hakem görüşü ve analizi dışında oyuncuların hamleleri kaydedilebiliyor, izleyici ile anlık paylaşılabiliyor. Tüm bunlar nasıl gerçekleşiyor?

     Nesneler birbirleri ile iletişime geçmek için ağ alt yapısı altında bilgisayar tabanlı sistemlere entegre edilebilmektedir. Bu işlem sensörler/cihazlar, bağlanabilirlik, veri işleme ve bir kullanıcı arayüzü kullanımı ile gerçekleşmektedir. Sensörler ve cihazlar ile toplanılan veri hücresel veri, bluetooth ve wifi gibi yöntemleri kullanılıp buluta gönderilir. Yazılım ile veriler işlendikten sonra eylem gerçekleştirilir. Nesnelerin dâhili sunucu ve harici çevre ile haberleşebilmesi için gömülü sistemler kullanılır.

 Amaç?

     Amaç, akılsız olan her şeyi akıllı hale getirerek bu cihazlardan alınan verilerle yapay zeka, makine öğrenmesi ve büyük verinin gelişimi ile akıllı bir dünya yaratılmasıdır. Enerji tüketiminde opsiyonel kullanımın sağlanması, maliyetin ve zaman kaybının önlenmesi, yapılacak işin istenilen yerden erişimin sağlanıp istenildiği zaman yapılması amaçlanmaktadır. Böylelikle nesnelerin interneti gelişerek Her Şeyin İnterneti (Internet of Everything) haline gelecektir. IoE sayesinde ağ alt yapısı altında iş model ve süreçleri yürütülerek yeni iş süreçleri ortaya çıkacaktır. Endüstri 5.0 çağı ile makine ve insanların beraber yaşama süreci ileri bir boyut kazanacaktır.

Gelin birlikte IoT kullanım alanlarını ve örneklerini inceleyelim:

  • Sağlık Sektörü (Giyilebilir Sensörler, Yaşlı Takip Sistemleri)
  • Tarımsal Üretim (Sensör Platformu İle Gerçek Zamanlı Durum Takibi)
  • Günlük Kullanım (Akıllı Ev Teknolojisi )
  • Akıllı Şehir Uygulamaları (Akıllı Trafik Yönetimi, Akıllı Bina Yönetimi, Akıllı Atık )
  • Endüstri ( Gerçek Zamanlı Verinin Karar Verme Süreçlerinde Kullanılması)
  • Enerji ( Akıllı Termostat, Aydınlatma Sistemleri, Akıllı Priz )
  • Ulaşım ( Güvenli Park, Trafik Denetleme Sistemleri)
  • İşletmeler ( Akıllı Takip Süreçleri İle İş Süreci Yönetimi)

     Yukarıda maddelenen örneklere yüzlercesi eklenebilir fakat genel olarak ilgimizi çekebilecek hepimizin günlük yaşantısında karşılaşabileceği örneklere değinmek istedim. Özellikle yaşlılar ve bebeklerin kendini ifade etmesi ne kadar zor olabiliyor tahmin edebiliyoruz. Yaşlı hatta yalnız yaşayan birinin hastalık veya değerlerindeki değişim sonucu ambulansa acil durumlarda otomatik bildirim gitmesi can kaybı ve ileri boyuttaki tehlikelerin oluşumunun önlenebilmesi açısından önemi göz ardı edilemez. Giyilebilir sensörler ile bu sağlanmaktadır. Bu sensörler bebeklerin uyku anında uyku seviyesini, oksijen kalitesi ve nabız düzeyini kontrol ederek anneler için güvenli bir nesne haline gelmektedir. Akıllı prizler sayesinde prize takılı cihazlar uzaktan kontrol edebilir, harcanan enerji miktarı telefona indirilen uygulama sayesinde öğrenilebilmektedir. Anlayacağınız üzere “Ütünün fişini çekmiş miydim?” derdine son.

     Gelelim en önemli noktaya. Dijital ayak izlerimizi bıraktığımız bunca uygulamalar sonucu güvenlik kavramı en önemli ve en geliştirilmesi gereken konudur. Çoğu yatırımlar güvenlik alanında yapılırken çoğu uygulamaların yapılamamasının nedeni henüz güvenlik açısından yeterli altyapının sağlanamamasıdır. Güvensiz bulut arayüzü, şifresiz iletişim, güvensiz yazılımlar ile ağ servisleri ve yetersiz fiziksel güvenliğin olması ise bu altyapının sağlanmasını zorlu kılmaktadır. En basit cihazlar dahi internet kaynağına bağlı olduğundan gelebilecek siber saldırı ve casusluklar çok ciddi tehlikelere neden olmakta. Bu tehlikeler sadece veri ihlali ve hizmet kesintisiyle sınırlı olmadığı gibi fiziksel zararlara da nedendir. Buna evlerde kullanılan akıllı kilit sistemi örnek olarak gösterilebilir. Tüm bunlar sıralanırken geleceğin mesleklerinden BT Güvenlik Analisti ve Siber Güvenlik Uzmanlığı’nın günümüze kıyasla daha önem kazanacağı aşikârdır.

Melisa Moryan

Yönetim Bilişim Sistemleri (2016-2020)

Beykent Üniversitesi